Misyonerleri sevmem.. Din denilen olgunun kişi ve inandığı arasında olduğunu savunurum.. Bu ikisi , birbirleri için bir malzeme, elde edilmesi gereken bir mal değildir.. Bi sen varsındır , bir de inandığın şey.. Misyonerler, kapımda biten pazarlamalacıların biraz daha "Nur" yüzlüsü gibi gelir..Neyse , sevmem işte.. Bugün yorgun argın hisardan durağa yürürken bir tanesi , başına geleceklerden habersiz yanıma yanaştı..
++Hey buddy, you speak english ??
-- Yea..
++ Whass up ?
-- Do I know you ?
++Ehm.. No..(kocaman sevimsiz sırıtma) Hey lemme ask you somethin'.. Do you know what a bible is ??
-- Yeah. So ?
++The thing is.. ermm.. I am a bible teacher.... and.. err... I'm looking for students to study with.. I wanna teach them our beautiful and righteous religion.. No charge of course,maan.. Volunteerin' , y' know ? Wanna sign up ?
-- Hım.. Sorry, not interested..
++ (eleman ve yanındaki şakşakçı kitlesinden inlemeler hıhlamalar şaşırma efektleri) Hımps..
-- eheh. hadi canım.. leave me alone.. naş..
Gördüğünüz gibi elemanın başına birşey gelmemiş.. Çünkü sorulabilecek tüm tersköşe, arıza sorular ben adamın yanından gittikten sonra aklıma geldi..
.
Ben sana "Leave your christianity and sunday chants behind.. Embrace İslam !! You know what "huri" is ? Maaaan , you would kill yourself if you know them.. but no suiciders in heaven .. ehehe just jokin'" desem ne dicen ?? Ya da "Siz tanrınızla ilişkilerinizde aranıza rahip, papaz alıyorsunuz diye ben ve yukardaki huysuz ihtiyar ile aramıza girebileceğini mi sandın ?" desem.. Falan filan...
.
.
Şimdi bütün bunların başlıkla alakası ne derseniz, bu sorular kafamda dönerken eski bir fransız deyişini hatırladım.. "L'esprit D'escalier" .. İngilizcesi , "The Spirit of the Stairway" .. Manası ise iş işten geçtikten sonra lan keşke böyle böyle deseydim dediğiniz , zamanında söylenseydi yerine cuk oturacak laflar bütünüdür.. İsmi de güzeldir.. Herhalde en çok sevgili ile kavga edip kapıyı çarpıp merdivenleri inmeye başladığınızda olmasından geliyor..
.
Öyle birşeydir ki ,ironinin dik alasıdır.. Tüm o süper cümleleri bulduğunuzda kendinizi zeki ve karşındakini alt etmiş hissedersiniz, oysa iş işten geçmiştir.. Sahne bitmiş , perdeler kapanmış , seyirci gitmiştir..
.
Kendimden biliyorum...
----
Evimdeyim, "yaz tatilim" in ardından.. Bir hafta sürdü gerçi..Ama sonuçta tatil di...
Kendimi bir(1) kişi olarak uğurladığım aile yanı macerasından bibuçuk (1.5) kişi olarak döndüm.. Artık bir göbeğim var.. İsmini Ali koydum..Hergeleyi sürekli yanımda gezdirmek zorundayım.. Arkadaşlarımla tanışmak için can atıyor ama ben ne gayesinden ne de kendisinden hoşlanmıyorum .. Zaten kalıcı da değil.. Kendisi "7 kg ağırlığında bir idda"ya kurban gitmek üzere..
Hazır Ali yi dönüşü olmayan bir yolculuğa uğurlamak üzere gaza gelmişken bu gazdan başkalarının da faydalanmasını istedim..
Fotoğraftaki şahıs, Özgür..
Kendisini vupırlara sarılırken görmektesiniz.. Onu da kattım bu hisar macerasına.. İşbu herif tığ gibi olacak 2 aya !! ( cem uzan'lığı sezdin mi , ey okur ? )
"Then & Now" fotoğrafları için bu bloğu takip etmeye devam edin !
Kendime not: Emprovize yazmaya son ver !
4 comments:
emprovize yazmak nasıl oluyor beyim?
bir de o beyimiz bana denk gelecekti, tayfasıyla beraber müslüman yapıp hacca yollardım en adiyim =)
yargı beyin huri temalı din anlayışını da görüyoruz.. :D
ayrıca then & now konusunda ben de iddialıyım.. o verdigim poz son olmasa da 3 kişinin jumbo seçim menüsüne sulanmam bi daha... :D
emprovize yazmak : "yahu bak kaç gün olmuş bişi yazmamışım.. bi başlayalım bakalım, yazının sonu gelir elbet" diye başlayıp tüm post'u alakasız bilgilerle doldurmak oluyor.. azcık plan, düzen lazım yazılarıma :)
o eleman sana da denk gelir.. üniversite çevresinde adam avlıyolar resmen..
@reks
ahaha ben bilmem.. yasak olm sana vupır.. haftada 1 tane ye en fazla .. zaten sulanacak başka menü olmayacak etrafında.. biz yemiyoruz ! :D
Post a Comment